İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası ile muahede sağlanırken, bu defa de Türk-İş’e bağlı Belediye-İş Sendikası ile ipler gerildi. Binin üzerinde emekçinin işten çıkarılacağı açıklandı. Belediye-İş Sendikası Genel Başkanı Nihat Yurdakul, sıkıntının ülkeyi yönetenlerden kaynaklandığına dikkat çekerek, “Ülkedeki yaşananların, ekonomik krizin faturasını çalışana kesmenin bir alemi yok” dedi. Yurdakul, personellerin fiyatları konusunda söylenen sayıların da yanlışsız olmadığını lisana getirdi.

Belediyeden sendikaya gönderilen yazıda, birinci evrede 800 emekçinin işine son verileceğinin daha evvel sendikaya iletildiği anımsatıldı. Sendikanın şube yöneticileri ile 7 Mayıs’ta İzmir’de bir ortaya gelindiği belirtilen yazıda, ayrıyeten 13 Mayıs’ta da sendika genel merkezinde İzmir Büyükşehir Belediye Liderinin da hazır bulunduğu ziyarette, toplu personel çıkarmanın önlenmesi, mümkün olmadığı taktirde çıkarılacak personel sayısının azaltılması ya da çıkarmanın çalışanlar açısından olumsuz tesirlerinin en aza indirilmesine yönelik mevzuların ele alındığı belirtildi.

4 TEMMUZ’A KADAR

‘BEDELİ İŞÇİ ÖDÜYOR’

Belediye-İş Sendikası Genel Başkanı Nihat Yurdakul, Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın göreve geldiğinden bu yana fiyatların fazla olduğunu, ödeme meşakkati yaşadıklarını söylediğini anımsattı. Yurdakul, “Biz de şunu söylüyoruz: Ülkenin genelinde külfet var. Bu külfetler da çalışanlar, işçi halk yüzünden değil siyasalların, ülkeyi yönetenlerin meydana getirdiği düşünceler. Bedelini ise personel sınıfı, işçiler ödüyor” dedi.

‘EL ELE VERMELİYİZ’

Ücretlerin söylendiği üzere “afaki rakamlar” olmadığını lisana getiren Yurdakul, şöyle devam etti:

“Öyle söylendiği üzere sayılar katiyetle değil. Beşerler ekmeğinden, işinden edilmemeli. Bu aileleri açlığa mahkum etmek demek. En korktuğumuz şey bu. Ülkedeki yaşananların, ekonomik krizin faturasını personele kesmenin bir alemi yok. Personelleri çıkarınca ülkenin iktisadı düzelecek mi ? Ülke berbat yönetiliyor. Biz emekçilerin çıkarılmasına katiyen karşıyız. Kabul etmiyoruz. Yasal, demokratik haklarımızı kullanacağız. Ülkenin birlik ve beraberliğe muhtaçlığı olan bir devirde iş barışının bozulmasını istemiyoruz. Laik cumhuriyeti düşünen patronlar, çalışanlar, sivil toplum örgütleri, sendikalar el ele vermemiz gerekirken, faturanın personele kesilmesini yanlışsız bulmuyoruz.”

‘İNDİRİM İSTEDİLER’

Yurdakul, belediyenin, çalışanların fiyatlarında indirim talep ettiğini, bunu kabul etmelerinin mümkün olmadığını söyledi. Yurdakul, İzmir de dahil olmak üzere hiçbir yerde 4 kişilik ailenin geçim endeksine ulaşamadıklarına işaret etti.

NE KADAR FİYAT ALIYORLAR ?

“İşçiler ne kadar fiyat alıyorlar ?” sorumuz üzerine de Yurdakul, şunları söyledi:

“50 bin lira ile 63 bin lira ortasında fiyat alıyorlar. Lakin katkı hisselerini da, vergisini de, sigortasını da, patron hisselerini da üzerine ekliyorlar. Çalışanın aldığı şu kadar diyorlar. Topluma bu türlü algılatıyorlar. Biz yıllardır vergide adaletsizliği esasen lisana getiriyoruz. Kıymetli olan emekçinin aylık eline geçen fiyattır. Bayramda çalıştırılmış mesai verilmiş. Buna ek fiyat diyorlar. İkramiyeyi koyuyorlar, vergisini koyuyorlar, sigortasını koyuyorlar. ‘İşçiler 80-90 bin lira alıyor’ diyorlar. Bunlar yanlışsız değil.”

‘BİTİRİN DEMİŞTİ’

Yurdakul, “önceki belediye liderinin son 5 gün kala bu mukaveleyi imzaladığının söylendiğine de” dikkat çekerken, “Zaten yasal mühletin sonuna gelmiştik. Bitirmek mecburiyetindeydik. Ya greve çıkacaktık ya da mukaveleyi bitirecektik. Keşke 15-20 gün değil de aylar evvel bitseydi. Ayrıyeten şu anda vazifede bulunan belediye liderinin da daha seçilmeden evvel ‘bir an evvel bitirin’ diye kelamı var” bilgisini paylaştı.