İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik gerçekleştirilen 4’üncü operasyonda ortalarında Fındıklılı olan İBB Genel Sekreter Yardımcısı Arif Gürkan Alpay ve arkadaşlarının tutuklanmasına reaksiyon gösteren Fındıklı Belediye Başkanı Ercüment Şahin Çervatoğlu, “Kardeşimiz olmasından öte, yalnızca Gürkan Alpay değil. Siz hangi duvarları kurarsanız kurun biz, esir kardeşlerimizi o duvarları yıka yıka alacağız, sizin bu faşist, bu cuntacı anlayışınıza karşı hiçbir vakit boyun bükmeyeceğiz, bütün esir düşen arkadaşlarımızın yanında yer alacağız” dedi.

İBB’ye yönelik gerçekleşen 4’üncü operasyonda 25 kişi hakkında tutuklama kararı verildi. Kadirhan Kadıoğlu Toplumsal Ömür Merkezi önünde toplanan yurttaşlar karara reaksiyon gösterdi.

Eyleme, Fındıklı Belediye Başkanı Ercüment Şahin Çervatoğlu, CHP Rize İl Başkanı Saltuk Deniz, CHP Fındıklı ilçe yöneticileri, EMEP vilayet temsilcileri, İHD Rize temsilciliği ve tutuklanan İBB Genel Sekreter Yardımcısı Arif Gürkan Alpay’ın babası Nurdağan Alpay ile annesi Nursen Alpay ve çok sayıda yurttaş katıldı.

“NE YAPARLARSA YAPSINLAR…”

İktidarın baskılarına karşı sinmeyeceklerinin altını çizen CHP Rize İl Başkanı Saltuk Deniz, şöyle konuştu:

“Mücadelemizi sonsuza kadar sürdüreceğiz. Duruşumuz çok açık ve net. Bu baskıcı sisteme, bu baskıcı otoriter yapıya, insanları cezaevlerine atan, kendisinin dışında herkesi mahkûm etmeye çalışan bu yapıya karşı uğraşımızı sonsuza kadar sürdüreceğiz. Yalnızca Gürkan Alpay değil, yine Ardeşen’li bir hemşerimiz Elçin Karaoğlu içerdi, Yavuz Saltık içeride Fatih Keleş içeride bir sürü yol arkadaşımız, çaba arkadaşımız, yalnızca birileri kendi iktidarını sürdürecek, sadece birisi cumhurbaşkanlığına devam edecek, yalnızca birisi kendi otoriter, baskıcı rejimini sürdürmek istiyor diye sayın Ekrem İmamoğlu’ndan başlayan süreçte bunu dalga dalga yaymaya çalışıyorlar. Ama ne yaparlarsa yapsınlar, Türkiye’nin her yerinde her noktasında daima birlikte bu olaya karşı uğraşımızı sürdüreceğiz, sürdürmeye de devam ediyoruz. Bizleri yenmeye, yenme bahtları yok, ne yaparlarsa yapsınlar, hangi gücü, hangi etkiyi, hangi baskıyı kurarlarsa kursunlar bu işi kaybedecekler, onlar kaybedecekler, biz kazanacağız.”

“BU FAŞiST, BU CUNTACI ANLAYIŞINIZA KARŞI…”

Fındıklı Belediye Başkanı Ercüment Şahin Çervatoğlu, yansısını şu sözlerle lisana getirdi:

“Anne baba burada, bu anne babanın yetiştirdiği evlat hiçbir vakit için kamunun malına göz dikmez zira, bu anne baba sizlerin de olduğu üzere fındıklı halkın ve onurlu insanların olduğu üzere kamu en değerlisidir anne baba için, evlatları içinse daha çok değerlidir. Gürkan’ı sonradan tanıdık hemşerimizdi, birçok yol arkadaşımızı esir aldılar, aldıklarını zannediyorlar, bunun yanında belediye liderlerimizi esir aldıklarını zannediyorlar ve cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu’nu. Bunların tamamı hepimizin olduğu üzere kamu dediğin vakit, kendi malından daha değerli bilirler, Gürkan Altay’ı bir çoğunuz tanırsınız ben yaklaşık 6 yıldır mesai ile yürütüyorum İstanbul’da, 16 milyona hizmet eden anlayışın motoru motoru daima hamalı A caddesinde B sokağında C yokuşunda her vakit her yerde Gürkan Alpay ve demin saydığımız arkadaşlar var.

İşte buradan bize çamur atamazsınız hele hele Gürkan’a hiç atamazsınız. Gürkan Alpay’ın tek bir kuruşa eli sürdüğü yoktur, hiçbir arkadaşımızın eli sürmemiştir, o kuruşu halkının çıkarı için, o kuruşu halkının çıkarı için milyonları değil, milyar dolarlar değil, kuruşu bile pahalandıran bir bürokrat, bir teknik eleman birebir vakitte okuldaşımdır. Kardeşimiz olmasından öte, yalnızca Gürkan Alpay değil. Siz hangi duvarları kurarsanız kurun biz, esir kardeşlerimizi o duvarları yıka yıka alacağız, yıka yıka alacağız. Sizin bu faşist, bu cuntacı anlayışınıza karşı hiçbir vakit boyun bükmeyeceğiz, dün nasıl bükmediysek bugün de kardeşlerimizin, yoldaşlarımızın, yol arkadaşlarımızın yanında olarak asla ve asla bükmeyeceğiz. Ekrem’in yanında Gürkan’ın yanında Resul’ün Emrah’ın yanında herkesin, bütün esir düşen arkadaşlarımızın yanında yer alacağız.”

“EKREM LİDER VE YOL ARKADAŞLARI İÇİN…”

“Tutuklanan İBB Genel Sekreter Yardımcısı Arif Gürkan Alpay’ın annesi ve babası bizim annemiz babamızdır” diyen Çervatoğlu, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Annemiz ve babamız da hiç yalnız kalmayacaklar, hepimiz, Gürkan esir düşmüştür tahminen hasretini, kokusunu onlar kadar pay etmesek bile yanı başlarında olacağız, o kokuyu bu hasreti çekmemeleri için sürekli ve hep daima bizim de anamız bizim de babamız olacak. Siyasi iktidara buradan sesleniyorum, biz alın terini bilen, emeği bilen, halkın olanı halka vermek için halkımızla birlikte çalışanlarız, biz palavrası, dolanı üç kâğıttı bilenler değiliz, biz halkımızın gerçekliğiyle sokağında üretenler, taş dizenleriz, tarlasında çay toplayanlarız, anlarız omuzdaş olanlarız, fakirin yoksulluğunu bilip onun sıkıntısını keder edinenleriz, yani biz halkçı ve kamucu yani biz, kurucu ideolojide olduğu üzere halkçıyız, cumhuriyetçiyiz, laikiz, biz devrimciyiz. Bir defa daha buradan Ekrem ve Özgür liderin dediği üzere, Ekrem lider ve yol arkadaşları için, kurtuluş yok tek başına ya daima bir arada ya hiçbirimiz.”

“OĞLUMUN ADRESİ SİLİVRİ CEZAEVİ OLMAMALI”

Arif Gürkan Alpay’ın annesi Nursen Alpay, “Her şey için oğlumun ardındayım, sıhhatini diliyorum o kadar, dimdik ayaktayız” dedi.

Oğlunun adresinin Silivri cezaevi olmaması gerektiğini söyleyen Baba Nurdağan Alpay, “Ben artık 35 yıl bayındırlık teşkilatında bulundum, has bel yazgı 1 meskenim oldu, benim oğlum 25 yıldan beri İstanbul büyükşehirde yöneticilik yapıyor 1 konutu var oda benim yarı paramla aldığı konut ve bir tek da arabası var benim oğlumun. İstanbul’u yönetiyor, 1 tek otomobil alamayacak ve o da devlet memurlarının binebileceği bir otomobil. Lakin şu andaki adresi ne biliyor musunuz? Silivri cezaevi ya bu olmaz bu türlü bir şey. Adresi bu olmamalı ya benim oğlumun adresi bu olmamalı, Silivri cezaevi ne demek ya? Neyle suçlandığını sormuşlar benim oğluma demişler ki, Gürkan çok uygun bürokrattır. Hata yok ya cürmü söyleyemediler ya kimse söylemedi ki cürmü, güzel bir bürokrattır budur ya suçu” tabirlerini kullandı.